Araçlarla İlgili Doğru Bilinen 10 Yanlış
Araçlarla İlgili Doğru Bilinen 10 Yanlış
Her araç sahibi çevresinden ve internet üzerinden edindiği bazı bilgileri, aracını iyi durumda tutmak için kullanmayı bazen tercih eder. Bu bilgiler zaman ile kullanıcılar arasında paylaşılarak birer araç bakım efsanesine dönüşür. Ancak bu bilgilerden bazıları aslında kullanıcıları yanlış yönlendiren doğru olmayan bilgilerdir. Araç sahipleri çoğunlukla tasarruf yapmak veya performans sağlamak için bu tavsiyeleri uygulasa da sonu ne yazık beklendiği gibi olmaz. Bizde araç bakım ve kullanımı ile ilgili birkaç doğru bilinen yanlış bilgiyi sizinle paylaşmak istedik.
1. Motor Yağınızı Her 5.000 km'de Bir Değiştirmeniz Gerekir
Bir zamanlar motor yağının değişim periyodu 5.000 km olarak tavsiye edilirdi. Bu bilgi güncellenmesine rağmen birçok servis noktası hala motor yağı değişimi için benzer rakamları tavsiye ediyor. Ancak motor yağı üretiminde sentetik teknolojiye geçiş yağ değişim periyotlarının uzamasına olanak sağladı. Son on yılda yapılan çoğu otomobil, üreticiye bağlı olarak her 10.000 ile 15.00 km de hatta 20.000 km bir yağ değişimi gerektiriyor. Sizde motor yağı değişiminde araç üreticisinin tavsiye ettiği periyotta aracınızın yağını değiştirebilir ve motor yağı değişimi için fazla bütçe ayırmaktan kurtulabilirsiniz.
2. Yazın ve Kışın Farklı Kalınlıkta Yağlar Kullanmalısınız
Madeni yağ teknolojisi günümüz imkanlarına ulaşmadan önce yaz ve kış ayları için için farklı viskoziteye sahip motor yağlarının kullanımı tavsiye edilirdi. Ancak günümüzde motor yağları hem kış hem de yazın verimli çalışacak şekilde dizayn edilmiştir. O yüzden aracınız uygun motor yağını kullandığınız sürece mevsimsel etkilere göre motor yağınızı değiştirmenize gerek yoktur. Yağın tavsiye edilen süreden önce değiştirilmesi aracın performansına etki etmez.
3. Yüksek Oktanlı Yakıtlar Motorunuzu Korur ve Performansını Artırır
Aracınız yüksek sıkıştırmalı ve performanslı bir motora sahip değilse, normal yakıt sizin yeterli olacaktır. Ancak kullandığınız yakıtın kalite standartlarını karşılaması çok önemlidir. Yüksek oktanlı yakıtlar yüksek sıcaklıkta çalışan motorları korumak için ekstra temizleyici ve koruyucu katkılar içerir. Buda maliyet olarak fiyatlara yansımaktadır. Ancak standart bir araç için yüksek oktanlı yakıt kullanmak sadece maliyeti artıracaktır. Araç üreticinizin tavsiye ettiği yakıt tipini araca ait el kitabından öğrenebilir ve gönül rahatlığı ile kullanabilirsiniz.
4. Fren Hidrolik Sıvısı Değişiminin Yapılmasına Gerek Yoktur
Bilinenin aksine aracınızdaki hidrolik sıvısının diğer madeni yağlarda olduğu gibi bir kullanım ömrü vardır. Fren hidrolik sıvısının güvenli sürüşün sağlanması için 2 yılda bir değişmesi tavsiye edilmektedir. Sürüş sırasında fren sisteminizde bir yetersizlik hissederseniz hidrolik sıvısının kontrolü de gerekli olabilir.
5. Soğukta Havalarda Yola Çıkmadan Önce Arabanızın Motorunu Isıtmak Aracınızı Korur
Motor parçalarının performanslı bir şekilde çalışması için ısınması gerekir, ancak modern motorlar, sürüş sırasında daha hızlı ısınır. Tekerlek rulmanlarınızın ve şanzımanınızın tamamen ısınması için harekete ihtiyacı vardır. Arabanızı daha soğuk havalarda yola çıkmadan önce çalıştırmanın sizi arabanın içinde ısıtmaktan başka bir faydası yoktur. Soğuk havalarda ısınmak için daha kalın giysiler giyinmenizi ve yakıt sarfiyatınızı arttırmamanızı tavsiye ederiz.
6. Manuel Şanzımana Sahip Araçlar Otomatik Şanzımanlı Araçlara Göre Daha Az Yakıt Tüketir
Araçlar ile ilgili yanlış olan bir efsanede şanzıman tiplerine göre yakıt tüketiminin değişmesi bilgisidir. Bilinenin aksine güncel birçok modern otomatik şanzıman manuel şanzımanlı araçlara göre daha az yakıt tüketimine imkân sağlar. Geçtiğimiz dönemlerde verimi yeterli seviyede olmayan şanzımanların neden olduğu fazla yakıt tüketimi artık yeni teknoloji ile azalmış hatta manuel şanzımanlardan daha iyi tüketim oranlarına sahiptir. Ancak yakıt tüketiminin araç marka, model ve şanzımanın çalışma prensibine göre de değiştiğini belirtmek gerekir. Bu nedenle yakıt tüketimi kaygısı ile otomatik şanzımanlı araç alımından vazgeçmemenizi tavsiye ederiz.
7. Bitmiş Aküyü Takviye ile Şarj Edemediniz. Hemen Değiştirin
Aracınızın aküsünün bitmesi demek hiçbir şekilde şarj olmuyor anlamına gelmemektedir. Takviye edilen ve aynı sorunu tekrar yaşatan akülerin mutlaka önce akü test cihazları ile test edilmesi ve gerekli ise değişiminin yapılması gerekmektedir. Aksi halde çalışan akünüzü gereksiz yere değiştirmiş ve para kaybetmiş olursunuz. Akü değişimi sırasında aracınıza ait doğru aküyü araca ait el kitabından kontrol edebilirsiniz. Unutmayın sağlam olup değişen aküleriniz başkaları tarafından sarj edilip ikinci el olarak satılabilir.
8. Daha Az Yakıt Tüketimi İçin Klima Kullanmak Yerine Camları Açmalısınız
Klima kullanımının az da olsa yakıt tüketimini arttırdığı doğrudur. Ancak aynı yakıt tüketim artışına klima yerine açacağınız camlarda neden olacaktır. Camların açılması aracın aerodinamik yapısını etkileyerek daha fazla rüzgâr direncine ve daha fazla yakıt tüketimine neden olacaktır. Klimanızı kapatıp uzun yolculuklarınızı kabusa çevirmemenizi tavsiye ederiz.
9. Yakıtı Sabah Almak Tasarruf Sağlar
Benzin ısı ile genleştiği için sıcak havalarda ve gün içinde yakıt almak deponuza daha az yakıt almanıza neden olabilir. Ancak bu efsane günümüz yakıt istasyonları için geçerli değildir. İstasyonlardan alacağınız yakıt yer altında depolanır ve sıcaklık değişimlerine karşı izole edilmiştir. Bu neden ile aldığınız yakıt miktarı deponuzu doldurduğunuz saatten bağımsızdır. Tasarruf etmek için yolda kalmamanızı ve ihtiyacınız olunca mutlaka yakıtınızı almanızı tavsiye ederiz.
10. Yakıt Tasarrufu ve Performans İçin Aracınızın Lastik Basıncını Attırmalısınız
Doğru bilinen yanlışlardan bir tanesi de lastik basıncı ile ilgilidir. Yakıt tasarrufu ve güvenli sürüş için lastik basıncının araç üreticisinin verdiği değerlerde olması gerekir. Bu sayede lastiğin yola tutunması ve optimum seviyede sürtünme ile alınabilecek en iyi performansın alınması sağlanır. Basıncı olması gereken den yüksek lastikler yol tutuşta yeterli olmayacak ve sürüşte kaza riskini arttıracaktır. Lastik basınçları özellikle mevsim geçişlerinde kontrol edilmeli ve tavsiye edilen değerlerde tutulmalıdır.